Karamazov Kardeşler Fabrika'da...


Fyodor Mihayloviç Dostoyevski'nin en önemli romanı Karamazov Kardeşler'in muhteşem bir sinema uyarlamasını izlerken aklım "Ecinniler" ve "Suç ve Ceza"yı hangi usta yönetmenin çekeceğinde kaldı... Günümüz sinemasında edebiyat eserleri hak ettiği şekilde çekilebilir mi sorusu anlamsız kalmaktadır kanımca... Önemli olan belki de dünyanın dört bir yanında çekilen sayısız film arasında bu filmleri bulma yeteneğimizde saklıdır.  Gece yarısı kendime iyi bir film ararken karşıma çıkan Çek yönetmen Petr Zelenka'nın yorumladığı "Karamazovi"  kimsenin önermediği bir film olarak kendimden gurur duymama yol açmakta. Belki de en önemlisi Karamazov Kardeşler gibi muhteşem bir eseri yeniden okumak için bu filmin bende istek uyandırmasıdır... Fabrika gibi farklı bir ortamda oynayacakları mekana doğru yaptıkları otobüs yolculuğu ile açılan film, tiyatrocuların içlerindeki çocuk ruhları gösteren görüntülerle devam ediyor... Fabrikanın içine girmeleri ile atmosferinden etkilenen aktör ve aktrislerin ne zaman provaya başladığını bir anda anlayamıyor, ardından gelen tanıdık diyaloglar ile oyunun içine giriyorsunuz. Provayı izleyen işçilerden birinin trajedisinin oyunun konusu ile ustaca birleştirildiği film boyunca, aktörlerin kendi aralarındaki kavgalarının bazen mizah bazen de gerilimi arttırmak için kullandığını görüyor, izliyoruz... Film bildik sona doğru giderken tiyatronun sinemaya, sinemanın da tiyatroya her şeyden öte de oyunculuğun gücüne şapka çıkartıyoruz...